Mark Carney Döneminde Göçmenlik: Kanada’nın Mozaik Kimliğine Yeni Bir Yorum
- Northern Pathways
- 5 hours ago
- 4 min read
28 Nisan 2025 seçimlerinden zaferle çıkan Liberal Parti, yeni lideri Mark Carney ile birlikte Kanada’nın göçmenlik sistemine sürdürülebilirlik, seçicilik ve kapasite uyumu temelinde yeni bir yön çizmeye hazırlanıyor. Parti değişmedi; ancak liderlik değişikliğiyle birlikte, göçmenlik alanında hem söylemde hem de uygulamada gözle görülür bir fark yaratılması hedefleniyor.

Kanada'nın göçmenlik yaklaşımında sıkça kullanılan "mozaik" benzetmesi bu yeni vizyonda da korunuyor. Ancak bu kez, o mozaikteki taşların hangi zemine, hangi sıkılıkla ve ne kadar uyumla yerleşeceği daha çok gündemde. Barınma krizleri, kamu hizmetlerindeki yük ve ekonomik kapasite gibi unsurlar, yeni planlamanın belirleyici unsurları arasında.
Göçmenlik Sayılarında Ayarlama:
Sürdürülebilirliğe Giden Yol
Pandemi sonrası uluslararası öğrenciler başta olmak üzere geçici oturum izni sahibi kişi sayısı önemli ölçüde arttı. Bu artış, bazı bölgelerde konut bulunabilirliğini zorlaştırdı. Yeni liderlik, bu durumu bir sorun olarak tanımlıyor ve kapasiteyle uyumlu bir yönetim anlayışı benimsiyor.
Carney’nin liderliğindeki Liberal Parti:
Geçici oturum sahipleri ve uluslararası öğrencilerin toplam oranını 2027 yılı sonuna kadar Kanada nüfusunun %5’inin altına çekmeyi planlıyor.
Kalıcı oturum alımlarını ise 2027 sonrası dönemde yıllık olarak nüfusun %1’inin altında tutmak istiyor.
Buradaki amaç, Kanada’nın kapasitesini zorlamadan, toplumun desteğini kaybetmeden, ülkenin ihtiyacı olan nitelikli bireyleri seçerek kabul etmek.
Nitelikli Göçmenlerin Çekilmesi:
Pasif Kabulden Stratejik Davete
Yeni dönemde sadece başvuruları değerlendiren bir sistem yerine, Kanada’ya katkı sağlayacak nitelikli bireyleri aktif olarak çekmeyi hedefleyen bir strateji göze çarpıyor:
Global Skills Strategy yeniden canlandırılacak. Özellikle ABD'de bulunan ve Kanada’ya katkı sağlayabilecek nitelikli profesyoneller için daha hızlı ve etkili bir sistem kurulacak.
Yüksek niteliklere sahip bireylerin, Kanada'nın stratejik büyüme alanlarında (teknoloji, yeşil enerji, yapay zekâ vb.) çalışması teşvik edilecek.
Bu vizyon, Kanada'yı sadece yaşam kalitesiyle değil, profesyonel fırsatlarıyla da cazip kılmayı hedefliyor.

Denklik, Hizmet Kalitesi ve Dijitalleşme
Yeni gelenlerin Kanada ekonomisine daha hızlı katılabilmesi için aşağıdaki alanlarda adım atılması planlanıyor:
Yurtdışında edinilen diplomaların ve mesleki deneyimlerin tanınması konusunda eyaletlerle daha yakın iş birliği yapılacak. Bu da göçmenlerin hem Kanada’ya daha hızlı uyum sağlamalarına hem de yeteneklerini ekonomiye daha erken dönemde aktarmalarına imkân tanıyacak.
Dijital hizmetler geliştirilecek; başvuru süreçleri daha şeffaf, hızlı ve kullanıcı dostu hale getirilecek. Dijital hizmetlerin geliştirilmesi, başvuru sahiplerinin süreç boyunca daha az belirsizlikle karşılaşmasını ve kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlayacak.
Quebec ve Fransızca Konuşan Göçmenlere Yönelik Özel Vizyon
Carney liderliği, Quebec'in göç alanındaki yetkilerini ve Fransızca'nın korunmasına yönelik taahhüdü sürdürüyor:
Canada-Québec Anlaşması kapsamında, eyaletin benzersiz yapısı ve Fransızca dili desteklenmeye devam edecek.
Quebec dışındaki Fransızca konuşan topluluklar için 2029 yılına kadar %12'lik bir göçmen hedefi belirleniyor. Bu, mevcut hedefin %20 artırılması anlamına geliyor.

Carney ve Century Initiative: Uzun Vadeli Vizyonun Bir Parçası mı?
Mark Carney’nin göçmenlik politikası, kısa vadede sistem üzerindeki baskıyı azaltmayı hedeflerken, uzun vadeli ekonomik ve demografik planlamayla da uyumlu bir çerçeve sunuyor olabilir. Bunu destekleyen son gelişmelerden biri de, Carney'nin Kanada-ABD ilişkileri danışma konseyine Century Initiative kurucularından Mark Wiseman’ı dahil etmesi oldu.
Century Initiative, Kanada’nın nüfusunu 2100 yılına kadar 100 milyon kişiye çıkarmayı hedefleyen ve bu doğrultuda nitelikli göçü savunan bir düşünce kuruluşu. Carney'nin bu vizyona sahip bir ismi danışman kadrosuna alması, uygulanan sınırlı göç politikalarının uzun vadeli bir büyüme stratejisiyle çelişmediğini düşündürüyor.
Bugünkü planlar; barınma, kamu hizmetleri ve sosyal altyapı üzerindeki baskıları azaltmak için göçmen kabulünde dikkatli bir yaklaşımı öne çıkarıyor. Ancak bu yaklaşım, uzun vadede Kanada’nın rekabet gücünü koruması ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşması için nitelikli göçü stratejik bir araç olarak kullanma fikrinden vazgeçmiş değil.
Göç Politikalarında Dengeli Stratejiler Ne Anlama Geliyor?
Carney liderliğindeki Liberal Parti’nin ortaya koyduğu plan, hem bugünkü baskıları hafifletmeyi hem de uzun vadede ülkenin ekonomik ve kültürel yapısını güçlü tutmayı amaçlıyor. Fransızcanın korunmasına yönelik hedefler yerinde duruyor. 2029’a kadar Fransızca konuşan göçmenler için belirlenen %12’lik hedef de bu kararlılığın bir göstergesi.
Stratejik ekonomik büyüme hedefinin gerçekleştirilmesi için belirli sektörlerdeki meslek gruplarına odaklanılmaya devam edileceğini söylemek mümkün. Yani, yüksek nitelikli bireylerin Kanada’ya kazandırılması halen temel önceliklerden biri.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi, kalıcı oturum izni sayısının yıllık olarak nüfusun %1’inin altında tutulması planlanıyor. Bu sınır bir hedef olarak belirlense de, yaklaşık 400 bin kişilik yıllık alım düzeyinin Kanada'nın ihtiyaç duyduğu demografik dengeyi sağlama amacını da taşıdığı görülüyor. Zira 2023 verilerine göre Kanada’da doğurganlık oranı kadın başına 1.33. Bu oran, nüfusun kendini yenileme eşiğinin oldukça altında. Buna ek olarak, 2024 itibarıyla nüfusun %19.2’si 65 yaş ve üzeri.
Bu demografik gerçekler göz önüne alındığında, kalıcı göçmenlik düzeylerinin uzun vadede ciddi ölçüde azaltılması pek olası görünmüyor. Kanada’nın ekonomik büyümesini ve sosyal sistemlerini sürdürülebilir kılmak adına göç, önümüzdeki yıllarda da kritik bir yol olmaya devam edecek.

Ancak aynı şey geçici statüde bulunan uluslararası öğrenciler ve çalışma izni sahipleri için geçerli değil. Bu grupların toplam oranı 2027 yılına kadar nüfusun %5’inin altına çekilecek. Bu da bu alanlarda kontrollü ve ölçülü yaklaşımın süreceğini gösteriyor. Buna rağmen, özellikle uluslararası öğrenciler için Kanada hâlâ güçlü bir destinasyon olmaya devam ediyor. Eğitim kalitesi, çalışma imkânları ve mezuniyet sonrası sunulan yollar, Kanada’yı diğer birçok ülkeye göre cazip kılıyor. Ancak bu yeni dönemde, öğrencilerin yalnızca bir eğitim programına değil, uzun vadeli hedeflerine uygun bir plana sahip olmaları kritik.
Bütün bu değişimlerin ışığında, adayların sistemin beklentilerine uygun, gerçekçi ve stratejik adımlar atması gerekiyor. Özellikle yüksek rekabetin olduğu bu ortamda, sürecin en başında doğru bir planlama yapmak, atılan yanlış adımlar ve doğru bilgi sahibi olmamak gibi nedenlerle başlangıç noktasına dönerek maddi ve manevi zararlara uğramamak adına çok kritik bir konu. Bu noktada güvenilir bilgiye erişmek ve profesyonel destek almak, sürecin sağlıklı ilerlemesi açısından önemli bir rol oynuyor.
Mark Carney liderliğindeki Liberal Parti, Kanada’nın göçmenlik sistemini sadece bugünü planlamak için değil, yarını şekillendirmek için de düşünülmüş bir vizyonla ele alıyor. Sınırlandırma ve seçicilik, kapalılık anlamına gelmiyor; aksine daha iyi işleyen, daha şeffaf ve daha öngörülebilir bir sistem kurmak için kullanılan aracılar.
Uygulamadaki kararlılık ve detaylar, bu vizyonun ne ölçüde gerçeğe dönüşeceği, Kanada’nın mozaik kimliğinin sürdürülebilirliğini de doğrudan etkileyecek.
Kaynak:
コメント